TÜRKİYE’NİN İLK HİDROJEN VADİSİ BANDIRMA’DA, YEŞİL HİDROJEN PİLOT OLARAK ÜRETİLMEYE BAŞLANDI

 

Türkiye’nin ilk hidrojen vadisinin yeşil hidrojeni, Enerjisa Üretim’in Bandırma Şirinçavuş' Enerji Üssü’nde pilot olarak üretilmeye ve tesisin jeneratör soğutmasında kullanılmaya başlandı. Enerjisa Üretim’in 2022 yılından bu yana yeşil hidrojen ürettiği ve kullandığı Bandırma Enerji Üssü’nde Hidrojen Vadisi için 500 ton yeşil hidrojen üretilecek.

Türkiye’nin ilk hidrojen vadisinin yeşil hidrojeni, Enerjisa Üretim’in Bandırma Şirinçavuş' Enerji Üssü’nde pilot olarak üretilmeye ve tesisin jeneratör soğutmasında kullanılmaya başlandı. Enerjisa Üretim’in 2022 yılından bu yana yeşil hidrojen ürettiği ve kullandığı Bandırma Enerji Üssü’nde Hidrojen Vadisi için 500 ton yeşil hidrojen üretilecek.

Enerjisa Üretim İşletme ve Teknikten Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Emre Erdoğan, Yeşil Hidrojenin pilot olarak  üretildiğini ve tesisin jeneradör soğutmasında kullanılmaya başlandığını ve pilot üretime, içinde Ar-Ge çalışmalarını da barındıran bir şekilde başladıklarını belirtti., Erdoğan, “Şu an 10 kilovatlık bir elektrolizörle kendi santralimizde jeneratörün soğutulması için hidrojen kullanıyoruz. Daha öncesinde endüstriyel gaz üretimi yapan şirketler tarafından doğal gazdan elde edilen hidrojeni kullanıyorduk ve bir karbon salımı söz konusuydu. Bunu elimine etmek için kendi ihtiyacımızı elektrolizörle üretmeye başladık.Hedefimiz, 2025’e gelindiğinde yıllık ortalama 500 ton yeşil hidrojen üretimi. bununla birlikte yaklaşık olarak yıllık 12 bin ton mertebesinde bir karbon emisyonunun önüne geçmeyi planlıyoruz.” Dedi.  Erdoğan, “Hidrojen vadisi projesinin hayata geçmesiyle beraber üretilecek yeşil hidrojen kimya, seramik, cam sanayi gibi bölgede kurulu farklı sanayilerde kullanılacağını,  yatırımların büyümesiyle demir çelik ve petrokimya sanayisinde ve daha sonrasında enerji, ulaşım gibi sektörlerde de kullanılması mümkün olacağını ifade etti.

 

HİDROJEN VADİSİ PROJESİ BUGÜNE KADARKİ EN YÜKSEK AB KATKILI HİBE DESTEĞİNİ ALDI

Sabancı Üniversitesi’nin ve TÜBİTAK’ın da dahil olduğu 13 ortaklı proje, Türkiye Çerçeve Programları içinde bugüne kadar tek seferde alınan en yüksek AB Katkılı hibe ile desteklenmeye hak kazandı. Bölgesel bir hidrojen ekonomisinin gelişiminin desteklenmesi amaçlanan Temiz Hidrojen Ortaklığı (Clean Hydrogen Partnership) 2022 yılı sonuçlarına göre, Türkiye’den Sabancı Üniversitesi ile birlikte 13 ortağın yer aldığı “HYSouthMarmara” akronimli proje desteklenmeye hak kazandı. Toplam bütçesi 36 Milyon Euro olan proje ile Türkiye Çerçeve Programları tarihinde bir ilk gerçekleşti ve tek seferde 7.455.625 Avro tutarındaki en yüksek Avrupa Birliği (AB) hibesi sağlandı. 

5 yıl sürmesi planlanan projenin, temiz hidrojen üretimi ve kullanımına, buna ilişkin teknoloji-odaklı altyapıların gelişimine ve Türkiye’nin bu alandaki potansiyelinin güçlendirilmesine önemli katkı sağlaması öngörülüyor. Sabancı Üniversitesi'nin bu projedeki rolü, Hidrojen Vadisi iş planında yol haritasının belirlenmesine katkı sağlanması, kurulacak olan vadinin enerji ve iklim alanlarındaki çok boyutlu katkılarının analiz edilmesi ve raporlanması, lojistik süreçlerinin oluşturulması ve vadinin orta uzun vadede genişleme stratejisine katkı sağlanması, yeşil hidrojen üretimi için elektrolizör kurulumu ve devreye alınmasında bilimsel ve teknik destek verilmesi, projenin yaygın etkisini artırmaya yönelik çalışmaların gerçekleştirilmesi, iletişim stratejisinin oluşturulması, çalıştaylar ve etkinliklerin organizasyonu olarak belirlendi. 

Sabancı Üniversitesi ve Sabancı Üniversitesi İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi (IICEC) ve EnerjiSa Üretim’in aktif rol alacağı bu proje, Güney Marmara Kalkınma Ajansı koordinatörlüğünde, Kale Seramik Sanayi A.Ş, Şişecam A.Ş, TÜBİTAK MAM, Eti Maden Genel Müdürlüğü, Universite Mohammed VI Polytechnique, ve Universita Di Bologna’nın da içinde bulunduğu yurt içi ve yurt dışından 16 kurum ile birlikte yürütülecektir. Sabancı Üniversitesi kapsamındaki çalışmalar Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Selmiye Alkan Gürsel’in yürütücülüğünde gerçekleşecek olup, bu projede Alp Yürüm, Bülent Çatay ve Bora Şekip Güray araştırmacı olarak yer alacaklar. 

 

500 TON YEŞİL HİDROJEN ÜRETİLEREK SANAYİDE KULLANILACAK

Proje kapsamında, Bandırma’da Enerjisa Üretim’in sahasında üretilecek minimum 500 ton yeşil hidrojenin, Linde Gaz tarafından taşınarak Hidrojen Peroksit, Kale Seramik, Şişecam ve Eti Maden’in tesislerinde kullanılması hedefleniyor. Proje ile sadece yeşil hidrojen üretimine değil türevlerinin üretimine de odaklanılacak. Bu kapsamda Türkiye’nin ithalatına bağımlı olduğu metanol ve amonyak gibi hidrojen türevlerinin yeşil yöntemlerle ve kendi kaynaklarıyla üretilmesi amaçlanıyor. Aynı zamanda proje kapsamında dünya rezervlerinin yüzde 73’üne sahip olduğumuz ve hidrojen ekonomisinde önemli bir yer tutan bor mineralinin hidrojen depolamadaki avantajlarının Balıkesir’de kurulacak Sodyum Bor Hidrür Tesisi yatırımıyla incelenmesi öngörülüyor.

Güney Marmara Kalkınma Ajansı’nın koordinatör olduğu, Enerjisa Üretim ve Sabancı Üniversitesi ile birlikte yerli ve yabancı 16 paydaşın yer aldığı ve 36,8 milyon Euro bütçeye sahip Avrupa Birliği (AB) projesi ile Türkiye’nin ilk Hidrojen Vadisi hayata geçirilecek. “Güney Marmara Hidrojen Kıyısı” Vadi Projesi kapsamında yıllık minimum 500 ton yeşil hidrojen, Türkiye’nin ilk yeşil hidrojen tesisinin kurulmasına öncülük eden Enerjisa Üretim’in Bandırma’daki Enerji Üssü’nde üretilecek. Enerjisa Üretim’in 2022 yılından bu yana yeşil hidrojen ürettiği ve kullandığı Bandırma Enerji Üssü’nde Hidrojen Vadisi için 500 ton yeşil hidrojen üretilecek.

 

HEDEF YERLİ KAYNAKLARLA YEŞİL ÜRETİM

Güney Marmara Hidrojen Kıyısı Platformu’nun ilk somut adımlarından birisi olacak bu proje ile sadece yeşil hidrojen üretimine değil türevlerinin üretimine de odaklanılacak. Proje ile ayrıca Türkiye’nin ithalatına bağımlı olduğu metanol ve amonyak gibi hidrojen türevlerini yeşil yöntemlerle ve kendi kaynaklarıyla üretmek, bu kapsamda da fizibilite çalışmalarını gerçekleştirmek de hedefleniyor. Aynı zamanda proje kapsamında Balıkesir’de Sodyum Bor Hidrür Tesisi yatırımı yapılarak bor mineralinin hidrojen depolamadaki avantajları ile enerji sektörüne sağlam bir adım atması sağlanacak ve dünya rezervlerinin yüzde 73’ünü barındıran Türkiye’de bor, hidrojen ekonomisinde önemli bir yer tutacak. Toplam beş yıl sürecek “Güney Marmara Hidrojen Kıyısı” Vadi Projesi’nde, Avrupa Komisyonu tarafından sağlanan hibe desteği 8 milyon Euro olacak.

Koordinatörlüğünü Güney Marmara Kalkınma Ajansı’nın yaptığı projede, Sabancı Üniversitesi, Enerjisa Enerji Üretim A.Ş, Kaleseramik Çnakkale Kalebodur Seramik Sanayi A.Ş, Şişecam, ETİ Maden, Türk-Alman Üniversitesi, Linde Gaz A.Ş, Bandırma On yedi Eylül Üniversitesi, Hidrojen Peroksit A.Ş, Universite Mohammed Vi Polytechnique, Alma Mater Studiorum, Software AG (SAG), PwC Yeminli Mali Müsavirlik A.Ş, TENMAK ve TÜBİTAK proje ortağı olarak yer alıyor.

 

YEŞİL HİDROJEN NEDİR?

Hidrojen enerjisi, doğada bileşikler halinde bulunan hidrojenin dönüştürülmesiyle elde edilen enerji kaynağı olarak tanımlanıyor. Bu enerji kaynağı hidrojen atomlarının oksijen atomlarından ayrılmasıyla ortaya çıkıyor. Son dönemlerde hidrojen enerjisi Paris Anlaşması kapsamındaki karbonsuzlaşma hedeflerini gerçekleştirmek için kullanılacak enerji alternatiflerinden biri olarak görülüyor. Hidrojen enerjisi farklı renklerle temsil edilen bir üretim sürecine sahip. Yani farklı enerji kaynaklarıyla hidrojen enerjisi üretilebiliyor. Bunlar fosil yakıtlarla üretilen gri hidrojen, doğal gaz ile üretilen mavi hidrojen, henüz deneme aşamasında olan metanın termal parçalanması ile elde edilen turkuaz hidrojen ve yenilenebilir enerji ile elde edilen yeşil hidrojen olarak sınıflandırılıyor. Yeşil hidrojen, hem Paris İklim Anlaşması’nın taahhütlerini yerine getirmek için hem de dünyadaki enerji sorununun çözümü için bir fırsat olarak görülüyor. Bugün itibarıyla, tüketimi gerçekleşen 70 milyon ton hidrojen, fosil kaynaklardan elde ediliyor. 30 yıllık süre zarfında ise hidrojen üretiminin yeşil kaynaklardan üretileceği öngörülüyor.