KKTC’yi tanıma çağrısı dünya basınında

Ulusal Strateji Merkezi (USİMER) tarafından 18-19 Temmuz 2025 tarihlerinde İstanbul'da düzenlenen ve 17 ülkeden temslicinin katıldığı Doğu Akdeniz Karadeniz Konferansı’25 (EMBC), Türkiye ve dünyada geniş yankı uyandırdı. Türkiye’de 4 ajans ve 51 farklı haber, dünya çapında ise 18 ülkede 12 dilde toplam 72 haber yapıldı. Haberlerde, Batı emperyalizmine karşı bölgesel birlik vurgusu öne çıktı. Sonuç Bildirisi’nde yer alan “Batı’nın küreselci saldırganlığına karşı direnme kalelerini güçlendirmek amacıyla Kırım’ın Rusya toprağı olarak kabulünü, Abhazya Cumhuriyeti’nin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tanınmasını, başta bölgemiz devletleri olmak üzere bütün dünya devletlerine öneriyoruz.” çağrısı da geniş yer buldu.

İtalyan Farodiroma, habere geniş yer verdi, “Geniş Akdeniz'in kalbinde iki günlük diplomasi ve strateji” başlığını attı ve şunları kaydetti:

“Sonuç Bildirisi, ABD ve İsrail öncülüğünde Batı'nın emperyalist saldırganlığı olarak adlandırılan şeye karşı cesur ve birleşik bir vizyon ortaya koyuyor.

“Konferansta, Karadeniz ve Doğu Akdeniz'in küresel çatışmaların odak noktası haline geldiği, ‘Batı küreselleşmesinin’ tehditlerine karşı ‘insanlığın kendi cephe hattı’ olduğu vurgulandı. Katılımcılar, Hazar Denizi'nden Hürmüz Boğazı'na kadar uzanan, devletleri ve halkları, Atlantik emperyalizmine karşı bağımsızlık, egemenlik ve toprak bütünlüğü mücadelesinde birleştiren ortak bir cephenin ortaya çıktığını vurguladı.

“Bildirinin kilit noktalarından biri, bölgedeki tüm ülkeler için doğrudan bir tehdit olarak gördüğü NATO'nun doğuya doğru genişlemesinin sert bir şekilde kınanmasıdır. ‘Avrupa'nın yurtseverlerini ve işçilerini’ Berlin, Paris ve Londra'daki ‘savaş baronlarına’ karşı koymaya çağıran bildiride, genişleyen bir NATO'nun ‘ölümüne yürüdüğü’ belirtiliyor. Bu bağlamda Rusya'nın direnişi, ortak gelecek için hayati önem taşıyor.

“Konferans, direnişi güçlendirmek için Kırım'ın Rus toprağı olarak uluslararası alanda tanınmasını ve Abhazya Cumhuriyeti ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin egemenliğini öneriyor. Ayrıca, bölge ülkeleri ile Batılı olmayan güçler, özellikle Çin ve Rusya arasında güvenlik işbirliğinin artırılması çağrısında bulunarak, Suriye'deki Türk ve Rus askeri varlığının ABD ve NATO'ya karşı bir denge unsuru olarak önemini vurguluyor.”

Rus basını da konferansla ilgili önemli vurgular yaptı.

Ria Novosti, habere “Rusya'ya yönelik yaptırımların kaldırılması için mücadele çağrısında bulunuldu” başlığını attı. Haberde, şöyle denildi: “Amerikan emperyalizminin ‘dünyanın efendisi’ olma iddialarının çöktüğü, çok kutuplu dünyanın ‘nesnel bir gerçeklik’ haline geldiği, sonuç bildirisinde ifade ediliyor.”

BFM de haberinde, “Türkiye, dünya düzeninin çok kutupluluğunun artık sadece bir ihtimal değil, bir oldubitti olduğunu söylüyor.” ifadelerine yer verdi.

Crimea News ise haberinde “USMER'in açıklamasında, Batı sisteminin giderek güç kaybetmesine karşı devletleri birleştirmeyi amaçlayan girişimlere destek ifade edildi.” denildi.

Rus Telegram Kanalı’nda da, “Türk USMER Merkezi, NATO'nun doğuya doğru genişlemesinin ölüm yürüyüşüne dönüştüğünü söyledi.” denildi ve şunlar belirtildi:

“NATO'yu doğuya, Karadeniz'in kuzeyine doğru genişletme girişimi, tüm Karadeniz ve Akdeniz ülkelerine ve halklarına yöneliktir. Avrupalı küreselcilerin bu cephedeki abartılı düşmanca histerisini ifşa ediyor ve Avrupa'nın tüm yurtseverlerini ve işçilerini Berlin, Paris ve Londra savaş ağalarına karşı savaşmaya çağırıyoruz. Rusya ve diğerlerinin bu cephedeki direnişi hepimizin geleceğidir. NATO'nun doğuya doğru genişlemesi, NATO'nun kendi ölümüne doğru yürüyüşüdür.”

Dadanews ise haberinin başlığını “ABD artık dünyanın efendisi değil. Türkiye, uluslararası konferansta Amerikan emperyalizmini eleştirdi.” diye attı.

News Neuron’un haberinde, “Sonuç Bildirisi’ne göre, Türkiye'nin Rusya'ya yönelik izolasyon ve yaptırımların kaldırılması mücadelesine katılması ve ABD dolarının hakimiyetine son vermek için ulusal para birimleriyle ticaretin geliştirilmesi gerekiyor.” denildi.

İtalyan Opinione Pubblica, haberinde “Bu kritik bölgeden başlayarak tüm dünyaya yayılan Üçüncü Binyıl'ın başlıca jeopolitik zorluklarını tartışmak için önemli bir fırsattı. Tüm bunlar, tek kutupluluk ve çok kutupluluk arasındaki ‘devasa’ küresel çatışmanın çerçevesini oluşturuyordu. Ulusal Strateji Merkezi ve Vatan Partisi'nin son derece nitelikli üyeleri tarafından şiddetle arzulanan ve mükemmel bir şekilde organize edilen bir etkinlikti.” dedi.

Brezilya Ojornalextra internet sitesi de verdiği haberde, “17 ülkenin katılımıyla İstanbul'da düzenlenen Doğu Akdeniz Karadeniz’25 Uluslararası Konferansı'nın ardından yapılan açıklamada, Amerikan emperyalizminin ‘dünyanın efendisi’ olma iddialarının boşa çıktığı, çok kutuplu dünyanın ‘nesnel bir gerçeklik’ haline geldiği belirtildi.” diye yazdı.

Belçika’da yayımlanan Camer, haberin başlığını “Batı'nın müdahalesine karşı Afrika'da yeni bir jeopolitik düzene doğru” diye attı ve şöyle dedi:

“Katılımcılar, Batı'nın etnik ve dini çatışmaları teşvik ederek bağımsız Afrika devletlerini zayıflatmayı amaçlayan bir stratejisi olarak gördükleri bu durumu kınadılar; Sahel, Çad ve Sudan'dan örnekler verildi. Önerilen çözüm, Afrika ülkeleri arasında artan dayanışma, dış müdahalelerin reddedilmesi ve yeni sömürgeci gündemler yerine halkların çıkarlarına saygıya dayalı egemen ittifakların oluşturulmasından oluşuyor.”

Güney Afrikalı internet sitesi Allafrica, haberinde şöyle dedi:

“Jeopolitik rekabetlerin yoğunlaştığı ve gerilim odaklarının çoğaldığı bir ortamda, bu konferans, devlet egemenliği, bölgesel güvenlik ve Batılı güçlere atfedilen istikrarsızlaştırıcı manevralarla ilgili önemli konuları ele alma fırsatı sundu. Yedi tematik oturum ve 28 davetli uzmanın yer aldığı etkinlik, dış müdahaleleri kınamak ve Güney-Güney işbirliği ve müdahalesizlik ilkelerine saygı temelinde alternatif çözümler önermek için bir platform işlevi gördü.”

İran Fars News’te de haber şöyle paylaşıldı:

“Katılımcılar, uluslararası sistemin yönetiminde Amerikan tek taraflılığının sona erdiğini vurguladılar. Merkez, BRICS Grubu, Şanghay İşbirliği Örgütü, Afrika Birliği, Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği (ASEAN), İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT), Arap Birliği ve diğer bölgesel kuruluşlar gibi çöken Batı düzenine karşı bloklar oluşturma yönündeki bölgesel ve uluslararası çabalara desteğini yineledi.

“Açıklamada ayrıca Birleşmiş Milletler'in Batı hegemonyasından kurtarılması ve bağımsızlık arayan ülkeler ile özgürlük arayan milletlerin çıkarlarını temsil etme rolünün güçlendirilmesi çağrısı yapıldı.”

Alman Dmzeitung ise “Türkiye Strateji Konferansı, bölgesel politikanın yeniden yönlendirilmesini talep ediyor.” diye yazdı.